-
Öne çıkan konu
- #1
Bilinçsiz sosyal medya kullanımında bizi iki büyük tehlike bekliyor. İlki, "sosyal medyanın esiri haline gelmek." Bu noktada, "Biz mi sosyal medyayı kullanıyoruz, yoksa günün sonunda o bizi kullanır ve yönlendirir hale mi geliyor?" sorusunu sormak anlamlı olacaktır. Yani benliğimizi sosyal medya akımlarına, "trendlerine" göre şekillendirmek. Sosyal medyayı kullanırken bilinçli olmadığımız, seçimlerimizi niyetimizin farkında olarak yapmadığımız takdirde; sanal olarak bize sunulan hayatların, olayların ve duyguların etkisi altında kalmamız işten bile değildir. Üstelik sadece etki altında kalmıyoruz; oradaki hayatı, duyguyu, aşkı, mükemmelliği arzuluyor; bunlar hayatımızda olmayınca tatminsizlik, depresyon, öfke ve hüzün gibi duygulara kapılıp gidiyoruz. Üretmemeye başlıyor ama bir yandan da üretmeden mükemmellik arıyoruz. Sanki hiç cefa yokmuş gibi görünen hayatlara özeniyor; kendi hayatlarımızdaki sorunları gözümüzde daha da büyütüyor; karşımızdakini şanslı, kendimizi ise şanssız olarak tanımlıyoruz. Özellikle gençlerin yaşamındaki tatminsizliğin ve tatminsizlikle beraber gelen "tembelliğin", "umursamazlığın" ve "hedef koymamanın" ardında bu durumun büyük bir payı olduğunu düşünüyorum.
| Doğan Cüceloğlu/ Var mısın?
| Doğan Cüceloğlu/ Var mısın?
Son düzenleme: